İkale sözleşmesi kapsamında 27 Mart 2018’den önce ödenen tazminatlardan kesilen vergilerin iade usulü açıklanmıştır
Sayı: 2019/32
Konu: İkale sözleşmesi kapsamında 27 Mart 2018’den önce ödenen tazminatlardan kesilen vergilerin iade usulü açıklanmıştır.
30.01.2019 tarihli ve 30671 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 7162 sayılı Kanun’un 4’üncü maddesiyle Gelir Vergisi Kanunu’na geçici 89’uncu madde eklenmiş ve bu hüküm ile 27.03.2018 tarihinden önce; karşılıklı sonlandırma sözleşmesi veya ikale sözleşmesi kapsamında ödenen tazminatlar, iş kaybı tazminatları, iş sonu tazminatları, iş güvencesi tazminatları gibi çeşitli adlar altında yapılan ödemeler ve yardımlar üzerinden tevkif edilerek tahsil edilen gelir vergilerinin, kesinti yapılan hizmet erbabına iade edilmesine ilişkin düzenleme yapılmıştı. Söz konusu yasal düzenlemenin ayrıntılarına 2019/20 numaralı sirkülerimizde yer verilmişti.
15.03.2019 tarihli ve 30715 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 306 seri numaralı Gelir Vergisi Tebliği ile yukarıda belirtilen ödemelerden kesilen vergilerin iade usulü açıklanmış olup bu sirkülerimizde, mezkûr Tebliğ ile yapılan açıklamalara değinilmiştir.
1) İade talebi ve ibraz edilecek belgeler nelerdir?
İade işleminin yapılabilmesi için yeni başvurularda Ek-1’de yer alan iade talebi dilekçe örneği ile birlikte, kesintiyi yapmakla sorumlu olan işverenden temin edilen, ikale sözleşmesi örneği, söz konusu sözleşmeye istinaden yapılan ödemelere ilişkin kesinti tutarlarını gösterir belge (ücret bordrosu vb.) ve ilgili vergi dairesince gerekli görülen diğer belge ve bilgilerin ibrazı zorunludur. 30.01.2019 tarihinden önceki başvurular için de varsa eksik belgelerin tamamlanması gerekmektedir.
Söz konusu hizmet erbabının iade talebine konu ödemenin işten ayrılma karşılığı yapılan ek ödeme niteliğinde olduğunu kesin olarak ispatlayan diğer belgeleri de ibraz etmeleri gerekmektedir.
2) Hangi vergi dairesine başvurulacaktır?
Bu kapsamda başvuruda bulunacaklar başvuru dilekçelerini; işverenin muhtasar beyanname yönünden mükellefi olduğu vergi dairesine elden veya posta yoluyla ya da İnteraktif Vergi Dairesi üzerinden elektronik ortamda da verebilecektir.
Diğer taraftan, şubeleri nedeniyle ayrı vergi dairelerinin mükellefi olan işyerlerinde, ilgili şubenin mükellefi olduğu yer vergi dairesine başvuru yapılması gerekmektedir.
3) İşverenin yükümlülükleri nelerdir?
İşverenler, iade işleminin yapılabilmesi için, hizmet erbabı, vekilleri veya ilgili vergi dairesince istenilen bilgi ve belgeleri, ivedi bir şekilde temin ve ibraz etmekle yükümlüdürler.
4) Uygulama hangi tarihleri kapsamaktadır?
Madde hükmünden yararlanılabilmesi için söz konusu ödemelerin 27.03.2018 tarihinden önce yapılmış olması gerekmektedir. 27.03.2018 tarihinden (bu tarih dâhil) sonra düzenlenen sözleşmeler ile bu tarihten önce düzenlenmiş olmakla birlikte öngörülen ek tazminat ödemesinin 27.03.2018 tarihinden (bu tarih dâhil) sonra yapıldığı durumlarda, geçici madde hükmünden faydalanılması mümkün değildir.
Ayrıca, düzeltme zamanaşımı süresi dolduktan sonra yapılan başvurular üzerine red ve iade yapılması söz konusu değildir. Yeni başvurularda 01.01.2014 tarihinden önceki dönemler zamanaşımına uğradığından, bu dönemlere ilişkin başvurular kabul edilmeyecektir. Düzeltme zamanaşımı süresi içerisinde yapılmış olması şartıyla, maddenin yürürlüğe girdiği 30.01.2019 tarihinden önce yapılan ve düzeltme veya şikayet aşamasında bulunan düzeltme talepleri üzerine de gerekli red ve iade işlemleri yapılacaktır.
5) İşveren tarafından vergi dairesine ödenmemiş tutarlar da iade edilecek midir?
Söz konusu ödemeler üzerinden kesilen vergilerin vergi dairesine ödenmiş olması gerekmektedir.
6) Vergi dairesince iade işlemi yapıldıktan sonra, bu iade işleminden dolayı dava açılabilir mi?
Düzeltme talepleri üzerine red ve iade işlemlerinin yapılabilmesi için bu iade işlemlerine ilişkin dava açılmaması şarttır. Vergi dairesince iade işlemi yapıldıktan sonra her ne sebeple olursa olsun bu iade işleminden dolayı dava açılması halinde, yapılmış olan iade haksız iade kapsamında değerlendirilecek ve iade edilen tutarlar ceza ve faiz uygulanmak suretiyle geri alınacaktır.
7) Dava aşamasında bulunan iade taleplerinde uygulama nasıl olacaktır?
Düzeltme zamanaşımı süresi içerisinde düzeltme başvurusunda bulunmuş ve düzeltme talebi kabul edilmediği için dava açmış olan hizmet erbabının, mahkemelerde ihtilafı devam eden (henüz kesinleşmeyen) davalarından feragat etmeleri ve buna ilişkin ilgili mahkemeden feragat ettiklerini gösterir şerhli dilekçe örneğini veya bu belge temin edilemediği takdirde mahkemenin feragat nedeniyle davanın reddine dair vereceği karar örneğini, tarha yetkili vergi dairesine ibraz etmeleri kaydıyla gerekli red ve iade işlemleri yapılacaktır.
Bu madde hükümlerinden yararlanmak üzere vazgeçilen davalarla ilgili olarak idare veya davacı lehine ya da aleyhine yargılama giderleri ve vekâlet ücretine hükmedilmeyecektir.
Düzeltme zamanaşımı süresi dolduktan sonra yapılmış olan düzeltme başvurularının reddi üzerine dava açmış ve mahkemelerde ihtilafı devam eden hizmet erbabına, davalarından feragat edip etmediklerine bakılmaksızın red ve iade yapılması mümkün olmayıp, mahkemelerce verilen kararlara göre işlem tesis edilecektir.
Hakkında kesinleşmiş yargı kararı bulunan iade talepleriyle ilgili olarak kesinleşen yargı kararına göre işlem tesis edilmesi gerekmekte olup, verilen kararlar aleyhine olan hizmet erbabının, yeniden düzeltme başvurusunda bulunmak suretiyle madde ile getirilen düzenlemeden faydalanması mümkün değildir.
Davasından feragat etmek suretiyle iade talebinde bulunan hizmet erbabınca, yukarıda belirtilen belgelerden daha önce ibraz edilmemiş olanların da tamamlanması gerekmektedir.
8) İade kapsamındaki ödemeler nelerdir?
Düzenleme kapsamında yapılacak iadeler, 27.03.2018 tarihinden önce karşılıklı sonlandırma sözleşmesi ve ikale sözleşmesi gibi sözleşmeler kapsamında ödenen tazminatlar, iş kaybı tazminatları, iş sonu tazminatları, iş güvencesi tazminatları, bonus ödemesi, hizmet ödülü, ek ödeme gibi çeşitli adlar altında yapılan ve ek tazminat niteliğinde olan ödemelerden kesilen gelir vergisiyle sınırlı bulunmaktadır.
Karşılıklı sonlandırma sözleşmesi ve ikale sözleşmesinde, işten ayrılma nedeniyle verildiği açık olan ek tazminat niteliğindeki ödemelerin ücret bordrosunda değişik adlarla (prim, iyi niyet ödemesi, teşekkür ödemesi, bonus, paket ödemesi, Ek-1, Ek-2 vb.) görünmesi, bu ödemeler üzerinden kesilen vergilerin iadesine engel teşkil etmeyecektir.
Karşılıklı sonlandırma sözleşmesi ve ikale sözleşmesinde ayrı ayrı görünmekle birlikte, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, prim, ek ödeme ve izin ücreti gibi ödemelerin, ücret bordrosunda (ikale tazminatı, ek ödeme, ek tazminat ve paket ödemesi gibi adlarla) toplu bir halde gösterildiği durumlarda ise, toplam ödeme içerisindeki ek tazminat ödemesinin belirlenmesi ve bu tutara isabet eden verginin iadesinin sağlanması gerekmektedir.
Karşılıklı sonlandırma sözleşmesi ve ikale sözleşmesinde yer verilen veya bu sözleşmeler kapsamında yapılan ödemelerin dahil edildiği ilgili ayın ücret bordrosunda yer alan ve ek tazminat niteliğinde olmayan ihbar tazminatı, normal ücret, mesai ücreti, resmi tatil ücreti, yıllık izin ücreti, yol ücreti, yemek ücreti, sigorta ödemeleri, sosyal yardımlar, geçmiş veya mevcut dönemdeki çalışmalar karşılığı yapılan hizmet primi ve ikramiye ödemeleri ile ücret kapsamında olan benzeri ödemelerden kesilen gelir vergisinin iade edilmesi söz konusu değildir.
Fazlı ÇİLİNGİR
YMM, Bağımsız Denetçi