Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılmasına İlişkin 7020 No.lu Kanun Yayımlandı
Sayı: 2017/36
Konu: Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılmasına İlişkin 7020 No.lu Kanun Yayımlandı
27 Mayıs 2017 tarihli ve 30078 sayılı Resmi Gazete’de 7020 No.lu “Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılması ile Bazı Kanunlarda ve Bir Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun” yayımlandı.
A) BAZI ALACAKLARIN YENİDEN YAPILANDIRILMASI
- KANUN KAPSAMINDA YAPILANDIRILAN BORÇLAR
Kanun kapsamına, 31/03/2017 tarihinden (bu tarih dahil) önceki dönemlere ait;
- Vergiler ve vergi cezaları, (2017 yılı Temmuz ayında ödenmesi gereken gelir vergisi 2. taksiti ve 2017 yılı için tahakkuk eden motorlu taşıtlar vergisi 2. taksiti dahil değildir.)
- Gümrük vergileri, idari para cezaları,
- Sosyal güvenlik primi, emeklilik keseneği, işsizlik sigortası primi, SGDP, isteğe bağlı sigorta primleri,
- Askerlik Kanunu, Karayolları Trafik Kanunu, Karayolu Taşıma Kanunu gibi kanunlar gereğince verilen idari para cezaları,
- Belediyelerin idari para cezaları ile su, atık su, katı atık ücreti alacakları, büyükşehir belediyelerinin katı atık ücreti alacakları ile büyükşehir belediyelerine bağlı su ve kanalizasyon idarelerinin su ve atık su bedeli alacakları ve
- Bunlara ilişkin her türlü faiz, zam, gecikme zammı, gecikme faizi, cezai faiz, gecikme cezası gibi fer’i alacaklar girmektedir.
Görüldüğü üzere bu Kanun kapsamına; 31 Mart 2017 tarihi itibariyle kesinleşmiş alacaklar girmekte olup, bir önceki yapılandırmaya ilişkin 6736 sayılı Kanun’dan farklı olarak;
- Kesinleşmemiş veya dava safhasında alacaklar,
- İnceleme ve tarhiyat aşamasında bulunan vergiler,
- Pişmanlık ya da kendiliğinden yapılan beyanlar,
- Matrah ve vergi artırımı,
- Stok ve kayıt düzeltmeleri,
- Varlık Barışına yönelik düzenlemeler girmemektedir.
2.KESİNLEŞMİŞ ALACAKLAR İÇİN NASIL BİR YAPILANDIRMA ÖNGÖRÜLMÜŞTÜR:
Kanun kapsamına giren ve Kanunun yayımlandığı tarih itibariyle vadesi geldiği halde ödenmemiş ya da ödeme süresi geçmemiş vergiler için yeniden yapılandırma imkan getirilmiştir.
- Ödenmeyen vergi asıllarının tamamı, gecikme zammı ve gecikme faizi yerine Kanunun yayımlandığı tarihe kadar Yİ-ÜFE artışı oranında hesaplanacak tutar ile birlikte bu Kanunda belirtilen süre ve şekilde tamamen ödenirse, bunlara bağlı gecikme faizi, gecikme zammı ve vergi aslına bağlı kesilen vergi cezaları ve cezalar bağlı gecikme zamlarının tamamı silinecektir.
- Vergi aslına bağlı olmaksızın kesilmiş vergi cezaları ve iştirak nedeniyle kesilmiş vergi cezalarının % 50 ‘si ve bu tutara Yİ-ÜFE artış oranında hesaplanacak tutarın ödenmesi şartı ile vergi cezalarının % 50’si ve gecikme zamlarının tamamı silinecektir.
- İhtirazı kayıtla verilen beyannameler üzerinden tahakkuk etmiş olan vergilerde kapsama girmektedir.
- Motorlu Taşıtlar Vergisi için Kanun hükümlerinden yararlanılması halinde, Kanun kapsamında tanınan ödeme süresinin sonuna kadar fenni muayene (vize) yapılırken verginin ödenip ödenmediğine bakılmayacaktır.
- Kanunun yayımlandığı tarih itibariyle yargı kararı ile kesinleştiği halde, mükellefe ödemeye ilişkin tebligatın yapılmadığı alacaklar da kanunun bu hükmünden yararlanır.
- Madde hükümlerinden faydalanılması açısından, dava açılmaması veya açılmış davalardan vazgeçilmesi ve buna ilişkin dilekçelerin süresi içinde ilgili tahsil dairesine verilmesi icap etmektedir.
- Daha önce; 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun hükümlerine göre tecil edilmiş olup, halen bu kapsamdaki ödemeleri devam edenler de bu taksitlerinden kalan kısımla sınırla olmak üzere yeni Kanundan faydalanabileceklerdir.
- 6736 sayılı Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılmasına İlişkin Kanun hükümlerine göre taksit ödemeleri devam eden alacaklar ile 6736 sayılı Kanuna göre tahakkuk eden alacaklar, yeni kanundan faydalanamayacaktır.
- Kanuna göre ilk iki taksitin süresinde tam ödenmemesi ya da bir takvim yılında ikiden fazla taksitin süresinde ödenmemesi veya eksik ödenmesi halinde kanun hükümlerinden yararlanma hakkı kaybedilir. Bir takvim yılında iki veya daha az taksitin süresinde ödenmemesi veya eksik ödenmesi hâlinde, bu tutarın son taksiti izleyen ayın sonuna kadar, gecikme zammı oranında geç ödeme zammı ile birlikte ödenmesi şartıyla yapılandırma bozulmaz.
Kanunun bu hükümlerinden faydalanılabilmesi açısından taksitlerin ödenmesi ile ilgili belirtilen şartlara ilave olarak, mükelleflerin taksit ödeme süresince verecekleri vergi beyannameleri ile tahakkuk edecek vergilerin de zamanında ödenmesi şartı getirilmiştir.
Yıllık gelir veya kurumlar vergisi, gelir stopaj ya da kurumlar stopajı, KDV ve ÖTV açısından her bir vergi türü itibariyle bir yıl içinde ikiden fazlasının (çok zor durum hali olmaksızın vadesinde ödenmemesi ya da eksik ödenmesi halinde yapılandırılan borçların kalan taksitlerinin ödenme hakkı kaybolacaktır.
3.ORTAK HÜKÜMLER :
- Bu kanun hükmünden yararlanmak isteyen mükelleflerin 06.2017 tarihine kadar (bu tarih dahil) ilgili idareye başvurması gerekmektedir.
- Gümrük ve Ticaret Bakanlığına, Maliye Bakanlığına İl Özel İdarelerine ve belediyelere ait kesinleşmiş borçların ilk taksitinin 31.07.2017 tarihine kadar (bu tarih dahil), SGK ‘na bağlı tahsil daireleri tarafından ödenecek tutarların ilk taksitinin 31.08.2017 tarihine kadar (bu tarih dahil), diğer taksitlerin ise bu tarihleri takip eden ikişer aylık dönemler halinde en fazla 18 eşit taksitte ödenebilecektir.
- Peşin ödeme tercihi halinde ise; ödenecek meblağın tamamı ilk taksit süresi içinde ödenecektir. Peşin ödeme yapılması halinde, Yİ-ÜFE oranında hesaplanacak faizin % 50 si ayrıca silinecektir.
- Kredi kartıyla ödeme ve iade alacaklarından mahsup suretiyle ödeme imkanı da bulunmaktadır.
- Kanun ile getirilen ödeme yükümlülükleri için ise peşin ödeme ya da 6, 9, 12 ve 18 taksitle ödeme seçenekleri öngörülmüştür. Taksitle ödeme seçeneği tercih edilirse, ödenecek tutarlar aşağıdaki katsayılarla çarpılır ve bulunan tutar taksit sayısına bölünmek suretiyle ikişer aylık dönemler halinde ödenir.
4. ÖNCEKİ “YAPILANDIRMA KANUNLARINDAN” YARARLANANLARIN DURUMU
Bu Kanun hükümleri;
a) 5393 sayılı Kanunun geçici 5 inci maddesi, 10/7/2004 tarihli ve 5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanununun geçici 3 üncü maddesi kapsamında uzlaşılan alacaklar ile 10/9/2014 tarihli ve 6552 sayılı İş Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması ile Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılmasına Dair Kanunun geçici 2 nci maddesinin birinci fıkrası kapsamında yapılandırılan alacaklar,
b) 13/2/2011 tarihli ve 6111 sayılı Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılması ile Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu ve Diğer Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun, 6552 sayılı Kanun, 3/8/2016 tarihli ve 6736 sayılı Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılmasına İlişkin Kanun hükümlerine göre bu Kanunun yayımı tarihi itibarıyla taksit ödemeleri devam eden alacaklar ile 6736 sayılı Kanuna göre tahakkuk eden alacaklar, hakkında uygulanmayacaktır.
B) DİĞER VERGİ KANUNLARINDA YAPILAN DÜZENLEMELER
1- Vergiye uyumlu mükelleflerin borçlarının tecili
Söz konusu kanunla 6183 AATUHK’na 48/A maddesi eklenmiştir. BU madde ile vergisel yükümlülükleri süresinde yerine getirmiş, ancak öngörülemeyen nedenler ile son bir yıl içinde borçlarını ödeyememiş vergi mükelleflerinin daha önce aynı kanunda yer alan tecil müessesine göre daha uygun şartlarda borçlarını taksitlendirerek ödeyebilme imkanı sağlanmıştır.
Buna göre Devlete ait olup Maliye Bakanlığı’na bağlı tahsil dairelerince takip edilen ve VUK kapsamına giren vergi, resim harç ve cezalar ile bu alacaklara bağlı gecikme faizi/zammının, vadesinde ödenmesi veya haczin tatbiki veyahut haczolunmuş malların paraya çevrilmesi amme borçlusunu çok zor duruma düşürecekse, borçlu tarafından yazı ile istenmiş olmak ve maddede belirtilen diğer şartları taşımak koşuluyla, vadesi 1 yılı geçmemiş borçların Maliye Bakanınca 36 ayı geçmemek üzere faiz ve teminat alınarak tecil olunması öngörülmektedir.
Madde hükmünden yararlanacak borçlunun;
(1) Başvuru tarihi itibarıyla en az 3 yıl süreyle; ticari, zirai veya mesleki faaliyetleri nedeniyle yıllık gelir veya kurumlar vergisi mükellefi olması,
(2) Başvuru tarihinden geriye doğru 3 yıla ait vergi beyannamelerini kanuni sürelerinde vermiş olması,
(3) Bu madde kapsamına giren ve başvuru tarihi itibarıyla vadesi 1 yılı geçmemiş borcunun borç ödemede hüsnüniyet sahibi (iyi niyetli) olmasına rağmen ödenememiş olması, gerekmektedir.
Anılan düzenleme ile tecil edilecek gecikme zammının, halihazırda uygulanan faiz oranından daha düşük olan Yİ-ÜFE aylık değişim oranları esas alınarak hesaplanması hususunda Bakanlar Kurulu yetkili kılınmıştır.
Tecil talep edilecek borcun 500.000 Türk Lirası’nı aşmaması halinde teminat şartı aranmaz iken, bu tutarın üzerindeki alacaklar için gösterilmesi gereken zorunlu teminat tutarı 500.000 Türk Lirasını aşan kısmın % 25’idir.
Tecil süresi, faiz oranları ile teminat tutarının belirlenmesine ilişkin Bakanlar Kurulu yetkilendirilmiş olup; Tecil edilecek alacak türlerinin, taksit zamanlarının ve diğer şartların belirlenmesi için de Maliye Bakanı yetkili olacaktır.
Söz konusu düzenleme 1 Ocak 2018 tarihinden itibaren vadesi gelen alacaklara uygulanmak üzere Kanun’un yayım tarihinde yürürlüğe girecektir.
2-Muhtasar ve Prim Hizmet Beyannamesinin” verilmemesi, eksik verilmesi gibi hallerde aynı fiil nedeniyle birden fazla ceza uygulanmaması
Bu Kanun’un 8 inci maddesi ile Vergi Usul Kanunu’nun mükerrer 355 inci maddesine eklenen fıkrayla, muhtasar beyanname ile Sosyal Güvenlik Kurumuna verilen aylık prim ve hizmet belgesinin birleşmesi sonucu alınmaya başlanacak olan “Muhtasar ve Prim Hizmet Beyannamesinin” verilmemesi, eksik verilmesi gibi hallerde aynı fiil nedeniyle birden fazla ceza uygulanmasının önüne geçilmesi amaçlanmaktadır.
3-Faiz almadan ya da daha düşük oranda faiz uygulanarak amme alacağına tecil yapılmasını sağlayan yetki Maliye Bakanlığınca mücbir sebep hali ilan edilen tüm halleri kapsayacak şekilde genişletilmesi
Bu Kanun’un 6 ncı maddesiyle 6183 sayılı Kanunun Tecil başlıklı 48 inci maddesinin altıncı fıkrasında yer alan “doğal afetler nedeniyle” ibaresi “Maliye Bakanlığınca” şeklinde değiştirilmiştir.
Yapılan düzenleme ile sadece doğal afetler nedeniyle Maliye Bakanlığınca mücbir sebep hali ilan edilen hallerde uygulanabilen; faiz almadan ya da daha düşük oranda faiz uygulanarak amme alacağına tecil yapılmasını sağlayan yetki, Maliye Bakanlığınca mücbir sebep hali ilan edilen tüm halleri kapsayacak şekle getirilmektedir.
4-Bazı yerlerde mücbir sebep hâlinin sonlandırılmasına ilişkin hükümler
Bu Kanunun 5 inci maddesiyle, 27 Mayıs 2017 tarihi itibarıyla Vergi Usul Kanunu’nun 15 inci maddesine göre mücbir sebep hâli ilan edilmiş ve mücbir sebep süresi 2 yılı aşmış yerlerde, mücbir sebep hâli devam eden mükelleflerin mücbir sebep hâli 31 Mayıs 2017 tarihi itibarıyla sona erecektir.
Mücbir sebep ilanı nedeniyle verilmeyen; beyanname ve bildirimler bu Kanunun yayımını izleyen üçüncü ayın sonuna kadar (31/08/2017) verilecektir. Geçici vergi beyannameleri, mükellef bilgileri bildirimleri ve kesin mizan bildirimleri ise verilmeyecektir. Tahakkuk eden vergilerin vadesi beyanname ve bildirim verme süresinin son günü kabul edilecektir ve ilk taksiti 2018 yılının Ocak ayından başlamak üzere 2’şer aylık dönemler hâlinde 30 eşit taksitte ödenecektir. Bu şekilde ödenen vergilere herhangi bir zam, faiz, katsayı uygulanmayacaktır.
5-Ekonomik Ömrünü Tamamlamış Araçların Hurdaya Ayrılması:
Söz konusu düzenleme ile 1997 model ve daha eski olan taşıtların 27.05.2017 tarihinden 31.12.2018 tarihine kadar bedelsiz olarak il özel idarelerine, büyükşehir belediyelerine veya Makine ve Kimya Endüstrisi Kurumu (MKEK) Hurda işletmesi Müdürlüğüne teslim edilerek hurdaya ayrılmak suretiyle trafik tescil kaydının silinmesi durumunda; bu taşıtlara ilişkin olup 31.12.2018 tarihine kadar tahakkuk etmiş ancak ödenmemiş olan MTV ile bu vergiye ilişkin gecikme zammı, gecikme faizi, vergi cezaları ve 31.12.2016 tarihine kadar tescil plakasına kesilen idari para cezaları terkin edilecektir.
6- Vuk’nun Mükerrer 355 inci Maddesine (Özel Usulsüzlük Cezası) İlave Yapılmıştır:
213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nda yapılan değişiklik ile muhtasar beyanname ile aylık prim ve hizmet belgesinin birleştirilmesi sonrasında yükümlülerden alınacak “Muhtasar ve Prim Hizmet Beyan” bildirimlerinin hiç verilmemesi, eksik verilmesi ve benzeri durumlarda; mevcut düzenlemeler doğrultusunda bildirimin yerine getirilmemesi nedeniyle hem vergi hem de sosyal güvenlik düzenlemeleri kapsamında ceza uygulanması ile karşı karşıya kalınmaması için düzenleme yapılmıştır.
5510 sayılı Kanun uyarınca idari para cezası kesilmesini gerektirmesi durumunda aynı fiillerden dolayı Vergi Usul Kanunun 352 nci madde uyarınca ayrıca ceza kesilemeyecektir.
YMM, Bağımsız Denetçi
Fazlı ÇİLİNGİR